Tekstil ürünlerine bu kadar farklı testlerin yapılmasının nedeni, bu ürünlerin çeşitli durumlara dayanıklılık seviyelerini tespit etmek adınadir. Kumaşların kalitesini etkileyen başlıca kriter kumaşın yapısı (dokusu) ve kullanılan elyafın dayanıklı olmasıdır. Ancak bunlar ile birlikte, kumaşın dökümü, esnekliği, boya tutma kapasitesi veya nem tutma gücü de kumaşın kaliteli ve dayanıklı olmasında önemli kriterlerdir.
Serbest durumda bulunan bir ipliğini dayanma gücü, dokunmuş bir kumaşta yer alan ipliğin dayanma gücünden daha zayıftır. Dokuma işlemi esnasında atkı ve çözgü ipliklerinin birbirine bağlanması ile kumaş daha fazla mukavemet kazanmış olur. Atkı iplikleri sık ise bu mukavemet 1.8 kat daha yüksektir.
Kopma mukavemeti testleri genel anlamda dokunmuş kumaşlara uygulanır. İki farklı test yöntemi bulunmaktadır: şerit (strip) yöntemi ve kavrama (grap) yöntemi. Bunlardan grap yöntemi genel anlamda İngiltere’de uygulanır.
Grab yöntemine göre kopma mukavemeti testleri TS EN ISO 13934-2 standardına uygun şekilde yapılmaktadır. Bu standart, kumaşlara uygulanan en büyük gücün tespit edilmesi için uygulanan ve kavrama yöntemi olarak bilinen test işlemlerini kapsar.
Laboratuvarımız, güçlü bir teknolojik altyapı ve eğitimli ve deneyimli uzman bir çalışan kadrosu ile tekstil sektöründe faaliyet gösteren işletmelere fiziksel testler kapsamında kopma mukavemeti (grab yöntemi) testleri yapmaktadır. Bu testlerde esas alınan birkaç standart şunlardır:
Laboratuvarımız, işletmelerin ihtiyaç ve beklentileri doğrultusunda yukarıda açıklanan kopma mukavemeti (grab yöntemi) dışında, başka ölçüm, test ve analiz hizmetleri de vermektedir. Dünyanın her yerinde kabul gören test standartlarına ve test yöntemlerine uyularak gerçekleştirilen bu çalışmalarda, hızlı, kaliteli ve güvenilir sonuçlar elde edilmektedir.
